Genç bir çiftçinin tarladan toplayıp kendi elleriyle satışa gönderdiği ya da sattığı sebze ve meyveler pazarlarda ve tezgâhlarda satılıyor. Aynı zamanda bir yerde gezerken mutlaka “ekolojik pazar” ve “ekolojik ürün” yazan ifadelerle de mutlaka karşılaşılıyor. Peki, bu terimler aynı mı yoksa farklı anlamlara mı geliyor? Doğal ürün aynı zamanda ekolojik midir?
Bu kavramlara açıklık getirmek ve ürün satın alırken doğru bilinçlenmek adına terimleri iyi irdelememiz gerekiyor. İngiltere’nin ünlü bir üniversitesinden Biyoloji Öğretim Üyesinin yaptığı açıklamaya göre doğal ve ekolojik kavramları tamamen farklı anlamlara geliyor ve bu kavramları birbirine karıştırmamak gerekiyor. Ekolojik tarım kavramı şu şekilde açıklanıyor:
“Doğaya ve çevreye zarar vermeyen, doğal çevrenin habitatını kesinlikle bozmayan toprak, su ve iklimi koruyarak sağlıklı tarım yaparak gelecek için sağlıklı ürünler yetiştiren, biyoçeşitliliği destekleyen ve kimyasal ilaç kullanılmadan yapılan tarım kesinlikle ekolojik tarımdır.”
Ekolojik ifadesi ile doğal ifadesini birbirinden ayıran farklılıklar işin üretim sürecinde ve doğasında yatıyor. Ekolojik tarımda geniş ürün çeşitliliği sosyoekonomik ve yenilenebilir enerji gibi tanımlar yer alıyor. Bu yüzden bazı pazarlarda doğal ürün satıcıları doğal yerine ekolojik denilmesini tercih ediyorlar.
Semt pazarlarında ya da mahallelerde dolaşırken ürünlerin üzerinde hormonsuz ifadeleri yer alıyor. Her hormonsuz ürün ifadesi doğal ürün anlamına gelmiyor. Bir ürünün gerçekten doğal olabilmesi için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı olarak doğal ve iyi tarım yapıldığına dair sertifikası olması gerekiyor.
Aynı zamanda devamlı surette karıştırılan doğal ve ekolojik ifadelerini daha iyi bir şekilde ayırt etmek için dikkat edilmesi gereken bazı esaslar bulunuyor. Ekolojik ürün deyince akla öncelikle biyolojik tarım ifadesi geliyor. Ekolojik tarımın biyolojik temelli olmasının sebebi ekolojik ürünün biyoçeşitliliğe sahip olmasıdır. Ayrıca ekolojik ürünün üzerinde yazan etikette ürün adı, ürünün sertifikası, logosu, kod numarası, çiftçi kodu, hasat yılı, üretim tarihi, son kullanma tarihi, gramajı, kime ait olduğu, ürünün menşei gibi önemli ifadelerin yer allaması gerekiyor.
Ekolojik ürün tüketerek hem kendi sağlığımız için hem de çevre sağlığı için birçok faydaları bulunuyor. Bu faydaları şöyle sıralarsak;
- Ekolojik ürün tüketerek sadece beden sağlığımız değil ruh sağlığımız da korunmuş olur.
- Kırsal yaşamda üretilen sürdürülebilir yaşam modellerini ve istihdamı desteklemiş oluruz.
- Biyolojik çeşitliliği koruma altına alarak her türlü yerel tür ve çeşitliliğin pazarda yer bulma şansını arttırmış oluruz.
- Çocuklarımız ve gelecek kuşaklar için ekolojik ürün tüketerek daha sağlıklı bir dünyada yaşama ve sağlık hakkını savunma şansı vermiş oluruz.
- Ekolojik ürün tüketerek hem ekosistemi korumuş oluruz hem de ekolojik üretim-tüketim döngüsünün bozulmamasına yardım etmiş oluruz.
Doğal Ürün İçin Kullanılan “Tarladan Sofraya” Sloganı Gerçek Mi?
Ekolojik ürün tüketerek hem bugünün hem de geleceğin dengesini koruyoruz. Ancak sadece ekolojik ürün tüketerek doğal ürün ile beslenmeyi bırakmalıyız?
Buna yanıt olarak elbette ki “hayır” diyeceğiz. Çünkü ekolojik ile doğal kelimelerini benzer özellikler ifade ederken sadece üretim koşulları, çeşitliliği ve düzenlenme şekli açısından birbirinden ayrılır. Bahçemizden topladığımız, çitçiden kendi imkânları ile özenle yetiştirdiği sebzeler ve meyveler doğal üründür ve tüketimi de son derece sağlıklıdır. Yalnızca bu şekilde herhangi bir kimyasal kattı olmadan yetiştirdiğimiz, satın aldığımız ve tükettiğimiz ürün için “tarladan sofraya” diyebiliriz.
Sonuç olarak, doğal ürün de ekolojik ürün de tüketmek eğer gerçekliği belli prosedürlerle belirlenmişse ve çeşitli sertifikalarla ispatlanmışsa sağlıklıdır. Sadece ekolojik ürünlere doğanın dengesini korumak ve biyolojik çeşitliliğin artmasına izin vermek adına biraz daha hassasiyet göstermek döngünün devamlılığı için gerekli olabilmektedir.