Organik Üretimin Çevreye Katkısı

Organik üretim hem doğada yaşayan bütün varlıkların sağlığının korunması hem de etik açıdan tüketiciler için faydalı bir seçenek olmaktadır. Organik üretim ile üretilen ürünler sayesinde yaklaşık 500 milyon tarım aracının doğaya ve canlılara zarar vermesi engellenmektedir. Bilindiği üzere tarım ilaçlarının kullanımı çevreyi son derece tahrip etmekte ve tarım ilacı bulaşmış bitkileri yiyen hayvanlar da bu durumdan olumsuz etkilenmekte ve sağlığından olmaktadır. Böylelikle bu kısır döngü içinde tüm ekosistem alt üst olmakta beraber bitkilerin üzerine püskürtülmüş tarım ilaçları toprağa, havaya ve suya karışmaktadır.

Tarım ilaçlarının etkileri uzun yıllar sürmektedir ve bunun sonucunda bu suni kimyasal ilaçlar toprağın yapısını etkileyerek erozyona yol açmaktadır. Ancak organik tarımda kullanılan tamamen çevreye dost, insan ve hayvan sağlığını düşünen tarım ilaçları çevreye herhangi bir zarar vermemektedir. Sağlıklı ürün yetiştirmek sadece organik tarım ile mümkündür. Toprağın içine enjekte edilmiş kimyasallar toprağın zenginleşmesini önler ve verimli ürün elde etmek zorlaşır hatta imkânsız hale gelir. Amerika Birleşik Devletlerinde yapılan bir araştırmaya göre 1 çay kaşığı organik tarım toprağı zengin organik bileşenlere sahip olmakla birlikte 600 milyon ila 1 milyar arası yararlı bakteriyi bünyesinde barındırmaktadır. Nitekim bu yararlı bakteriler toprağa saçıldığı zaman ürün verimliliği ve çeşitliliği artmaktadır. Buna karşın zararlı kimyasallarla dolu tarım ilaçlarında sadece 100’e yararlı bakteri olduğu bilinmektedir.

Erozyon toprak, insan ve toprakta yetişen ürünler açısından risk içeren doğa olaylarından bir tanesidir. Organik ürün yetiştiriciliği erozyonla mücadelede doğaya ve toprağa saygısı ve çevreye dost a’dan z’ye bütün planlı çalışma ile toprak kayıplarını en aza indirmiştir. Görsel ve yazılı basından alınan haberlere göre dünya üzerinde sıklıkla erozyon felaketi ile karşı karşıya kalınmakta ve birçok canlı topluluğu bu yüzden telef olmaktadır. Ancak organik tarım yapılan sahalarda erozyon ile karşılaşma oranı üçte bir oranına düşmüştür.

Aynı zamanda organik tarımın çevreye olan bir diğer önemli katkılarından biri karbondioksit azalımınım ve iklim değişikliğinin ani geçişlerini yavaşlatmasıdır. Uzun yıllar süren çalışmalar sonucu organik tarımın bu risk faktörlerinin engellediği ortaya çıkmıştır. Atmosferde bulununsan oksijen salınımı azaldıkça ve iklimler değişkenlik gösterdikçe küresel ısınma da aynı oranda artmaktadır. Küresel ısınma sonucunda çeşitli bitki türleri yok olmakta ve bazı hayvan ırklarının nesli tükenmektedir. Kimyasal her türlü ilaç ve madde bu tarz olumsuzluklara gebe olmaktadır. Bu gibi sorunlarla savaşmak adına gerçekleştirilen organik ürün yetiştiriciliği toprak içinde çok fazla miktarda karbon gazı muhafaza etmekte ve böylelikle yaşam döngüsü kısırlaşmaktan kurtulmaktadır.

İnsan vücudunun yüzde 70’i sudur insan başta olmak üzere diğer canlılar da sağlıklı yaşamın devamlılığı için temiz su kaynaklarına ihtiyaç duymaktadır. Organik üretimin olmadığı yerlerde toprağa atılan kimyasal ilaçlar sulara karışmaktadır. Bunun sonucunda su havzaları ve dere yatakları kirlenmektedir. Hayvanlar bu sulardan içerek çeşitli hastalıklara yakalanmakta ve telef olmaktadır. Organik tarım su kaynaklarına herhangi bir zarar vermemektedir bunun yanında organik tarım sayesinde sudan da tasarruf yapılmaktadır. Organik ürün yetiştiren çiftçiler toprağın nasıl sulanacağını bildiği için ve toprağı doğru kullandığı su kullanım oranı minimum düzeyde yapılmaktadır.

Son yıllarda organik tarım yapılmayan yerlerde deniz yosunu türediği bilinmektedir. Deniz yosunu insan, hayvan ve bitki sağlığını olumsuz etkilemektedir. Çünkü kimyasal tarım ilaçlarının bazılarında petrol bazlı içerikler olduğu için bu ilaçlar yosun oluşumuna sebep olmaktadır. Ancak organik tarımda kullanılan zirai ilaçlarda böyle bir tehlike bulunmamaktadır. Bu ilaçlar doğayı seven yeşili koruyan ilaçlar olduğundan toprakta böyle bir tehdit oluşturmaz.

Ürün ve hizmetlerinin insan sağlığı ve çevrenin korunması açısından Ekomark© Standardı kriterlerine uygun olduğunu kanıtlayan firmalara, bu ürün ve hizmetlerinde Ekomark© Etiketi kullanmalarına izin verilmektedir.

Başvuru Yap

ECO Label, güçlü bir teknolojik altyapı, eğitimli ve deneyimli uzman bir çalışan kadrosu ile çeşitli sektörlerde faaliyet gösterecek belgelendirme ve uygunluk değerlendirme kuruluşlarına ve laboratuvarlara akreditasyon hizmeti vermektedir.

Ayrıntılı Bilgi